„KBDH’de yer almamız kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir“
TKP/ML KADIN KOMİTESİ: “KBDH’de yer almamız, kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir”
TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi bir açıklama yaparak Kadınların Birleşik Devrim Hareketi’ne katıldığını duyurdu. Açıklamada Kadın Komitesi “KBDH’de yer almamız kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir. Bu hamleyi büyütmek, geliştirmek ve zafere taşımak için başta partimize bağlı tüm kadın güçlerimiz aynı zamanda KBDH’nin doğal üyesidir. Başta sempatizanlarımız olmak üzere tüm kadınları KBDH’de aktif olarak yer almaya, erkek egemen sistemden tam kopuşu sağlayarak KBDH’yi büyütmeye çağırıyoruz” dedi.
Açıklamayı haber değeri taşıdığı için aynen yayımlıyoruz:
KBDH’de yer almamız, kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir!
“Kadınlar omuz omuza sıralandıklarında aralarından hiç kimse geçemez.”
Burjuva-feodal erkek egemen sistemin yarattığı toplumsal eşitsizlik tüm kadınların hayatını olumsuz etkilemekte, kadınlar erkek karşısında ikincil cins durumuna düşürülmektedir. Patriyarkal sistem aile, yasa, din, ordu, polis gibi kurumlarıyla kadını toplum içinde egemenliği altına almıştır. Erkek cinsine tanınan ayrıcalıklar devlet tarafından garantiye alınırken, kadın cinsinin yaşam hakkı başta olmak üzere tüm hakları erk-ek devlet tarafından gasp edilmiş ve edilmeye devam etmektedir.
Bugün patriyarkal sistemin temsilcisi AKP iktidarını anlamak için onun kadına yönelik geliştirdiği politikalara bakmak yeterli olacaktır. Beden politikalarıyla kadını metalaştıran, çalışan emekçi kadınları işten çıkartarak grev hakkını kendi eline alan, kadına yönelik her türlü cinsel saldırının önünü açan, kadın katliamlarına tam destek veren bugünkü mevcut AKP iktidarıdır.
Hapishanelerde kadın tutsaklara yönelik cinsel işkence, yurtlarda çocuklara yönelik cinsel istismar, bir bütün kadının yoksullaştırılması, erkeğe bağımlı hale getirilmesi… gibi onlarca saldırının müsebbibi erkek egemen sistemin ülkemizdeki temsilcisi AKP iktidarıdır.
Başta Kürt kadınları olmak üzere çeşitli milliyetlerden ve inançlardan ezilen kadınların kimlikleri yok sayılarak kadınların her türden hak arama mücadelesinin önü baskı, şiddet, tutuklama ve katliamlarla kesilmeye çalışılmaktadır.
“Ataerkinin tüm kurumlarını yok etmeden…”
Kadınların yaşam alanlarının sadece evi olduğu söyleyen, bu yönlü politika üreten AKP, elbette en güçlü düşmanı olan kadınlardan, onların mücadelesinden korkmaktadır. Elbette egemenlerin korkusu yerindeyken, biz de o korkuyu gerçekleştirmek ve derinleştirmekle yükümlüyüz. Ataerkiye karşı örgütlü, istikrarlı ve ivmesi sürekli yükselen bir mücadele yürütmeden başarı kazanmamızın mümkün olmadığı binlerce yılın yenilgileri, kazanımları ve tecrübeleriyle sabittir. Biz kendimizi, insan olma, eşit olma hakkımız savunmak zorundayız. Ve bu savunmayı da ataerkinin tüm kurumlarını yok etmeden, toplumsal cinsiyet eşitliğini yaşamın tüm alanlarında inşa etmeden yapamayacağımız açıktır.
Özgün, özerk ve bağımsız örgütlenmeler, komisyonlar, komiteler kadın alanlarının yaratılmasında önemli bir yerde dururken, legal alanlarda mücadeleyi bu tarz örgütlenmeler oluştururken, çeşitli kadın örgütlerinin platformlar aracılığıyla biraraya gelerek kadın dayanışmasını güçlendirici ve erk-ek iktidarı zorlayıcı eylemler örgütleyici adımları oldukça değerli ve kadınlar açısından güven vericidir.
“Partimiz TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi KBDH’nin bileşenidir”
Bunların yanı sıra ataerkiye karşı verilecek mücadelenin esasını silahlı mücadelenin oluşturması gerektiği tarihimizden ve deneyimlerimizden çıkardığımız en önemli derslerden biridir. Kadınların askeri alanda ayrı bir örgütlenmeye gitmesi ve silahlı özgün kadın örgütlerinin oluşturulması elzemdir. Bu sorumlulukla ve hedeflerle 8 Mart 2017’de kurulan Kadınların Birleşik Devrim Hareketi (KBDH)’ne partimiz TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi olarak katıldığımızı ve içerisinde yer alan tüm kadın örgütleriyle birlikte, bu silahlı mücadele ortaklığımızı kadınların kurtuluş mücadelesinin önemli bir parçası haline getireceğimizi ilan ediyoruz.
Kadınların özgürleşme mücadelesinde politik-askeri bir örgütlenme olarak ele aldığımız KBDH erkek egemenliğine karşı bir başkaldırı anlamını taşımakta ve bizlere dayatılan geleneksel rolleri bozarak, erkek egemenliği zulmune karşı silah elde savaşmak için önemli bir mevzi olmaktadır.
Kadınlar olarak ortak fikir yürütmek, bilinçlenmek, politika yapmak, ortak askeri eylemler gerçekleştirmek için kurulan KBDH, kadınların dayanışmasını ve birliğini geliştirmesi bakımından önemli bir adımdır.
KBDH’de yer almamız kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir. Bu hamleyi büyütmek, geliştirmek ve zafere taşımak için başta partimize bağlı tüm kadın güçlerimiz aynı zamanda KBDH’nin doğal üyesidir. Başta sempatizanlarımız olmak üzere tüm kadınları KBDH’de aktif olarak yer almaya, erkek egemen sistemden tam kopuşu sağlayarak KBDH’yi büyütmeye çağırıyoruz.
Şehirlerde ve kırlarda yaşamın her alanında kadınlarla omuz omuza sıralanarak, patriarkaya karşı mücadeleyi daha da yükseltelim!
Meral’den Beşler’e, Barbara’dan Aliboğazı şehitlerine… Yaşasın kadınların özgürlük ve kurtuluş mücadelesi!
Yaşasın partimiz TKP/ML! Yaşasın Kadınların Birleşik Devrim Hareketi!
Vardık, varız, var olacağız!
TKP/ML Kadın Komitesi
Temmuz 2018
TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi bir açıklama yaparak Kadınların Birleşik Devrim Hareketi’ne katıldığını duyurdu. Açıklamada Kadın Komitesi “KBDH’de yer almamız kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir. Bu hamleyi büyütmek, geliştirmek ve zafere taşımak için başta partimize bağlı tüm kadın güçlerimiz aynı zamanda KBDH’nin doğal üyesidir. Başta sempatizanlarımız olmak üzere tüm kadınları KBDH’de aktif olarak yer almaya, erkek egemen sistemden tam kopuşu sağlayarak KBDH’yi büyütmeye çağırıyoruz” dedi.
Açıklamayı haber değeri taşıdığı için aynen yayımlıyoruz:
KBDH’de yer almamız, kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir!
“Kadınlar omuz omuza sıralandıklarında aralarından hiç kimse geçemez.”
Burjuva-feodal erkek egemen sistemin yarattığı toplumsal eşitsizlik tüm kadınların hayatını olumsuz etkilemekte, kadınlar erkek karşısında ikincil cins durumuna düşürülmektedir. Patriyarkal sistem aile, yasa, din, ordu, polis gibi kurumlarıyla kadını toplum içinde egemenliği altına almıştır. Erkek cinsine tanınan ayrıcalıklar devlet tarafından garantiye alınırken, kadın cinsinin yaşam hakkı başta olmak üzere tüm hakları erk-ek devlet tarafından gasp edilmiş ve edilmeye devam etmektedir.
Bugün patriyarkal sistemin temsilcisi AKP iktidarını anlamak için onun kadına yönelik geliştirdiği politikalara bakmak yeterli olacaktır. Beden politikalarıyla kadını metalaştıran, çalışan emekçi kadınları işten çıkartarak grev hakkını kendi eline alan, kadına yönelik her türlü cinsel saldırının önünü açan, kadın katliamlarına tam destek veren bugünkü mevcut AKP iktidarıdır.
Hapishanelerde kadın tutsaklara yönelik cinsel işkence, yurtlarda çocuklara yönelik cinsel istismar, bir bütün kadının yoksullaştırılması, erkeğe bağımlı hale getirilmesi… gibi onlarca saldırının müsebbibi erkek egemen sistemin ülkemizdeki temsilcisi AKP iktidarıdır.
Başta Kürt kadınları olmak üzere çeşitli milliyetlerden ve inançlardan ezilen kadınların kimlikleri yok sayılarak kadınların her türden hak arama mücadelesinin önü baskı, şiddet, tutuklama ve katliamlarla kesilmeye çalışılmaktadır.
“Ataerkinin tüm kurumlarını yok etmeden…”
Kadınların yaşam alanlarının sadece evi olduğu söyleyen, bu yönlü politika üreten AKP, elbette en güçlü düşmanı olan kadınlardan, onların mücadelesinden korkmaktadır. Elbette egemenlerin korkusu yerindeyken, biz de o korkuyu gerçekleştirmek ve derinleştirmekle yükümlüyüz. Ataerkiye karşı örgütlü, istikrarlı ve ivmesi sürekli yükselen bir mücadele yürütmeden başarı kazanmamızın mümkün olmadığı binlerce yılın yenilgileri, kazanımları ve tecrübeleriyle sabittir. Biz kendimizi, insan olma, eşit olma hakkımız savunmak zorundayız. Ve bu savunmayı da ataerkinin tüm kurumlarını yok etmeden, toplumsal cinsiyet eşitliğini yaşamın tüm alanlarında inşa etmeden yapamayacağımız açıktır.
Özgün, özerk ve bağımsız örgütlenmeler, komisyonlar, komiteler kadın alanlarının yaratılmasında önemli bir yerde dururken, legal alanlarda mücadeleyi bu tarz örgütlenmeler oluştururken, çeşitli kadın örgütlerinin platformlar aracılığıyla biraraya gelerek kadın dayanışmasını güçlendirici ve erk-ek iktidarı zorlayıcı eylemler örgütleyici adımları oldukça değerli ve kadınlar açısından güven vericidir.
“Partimiz TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi KBDH’nin bileşenidir”
Bunların yanı sıra ataerkiye karşı verilecek mücadelenin esasını silahlı mücadelenin oluşturması gerektiği tarihimizden ve deneyimlerimizden çıkardığımız en önemli derslerden biridir. Kadınların askeri alanda ayrı bir örgütlenmeye gitmesi ve silahlı özgün kadın örgütlerinin oluşturulması elzemdir. Bu sorumlulukla ve hedeflerle 8 Mart 2017’de kurulan Kadınların Birleşik Devrim Hareketi (KBDH)’ne partimiz TKP/ML’ye bağlı Kadın Komitesi olarak katıldığımızı ve içerisinde yer alan tüm kadın örgütleriyle birlikte, bu silahlı mücadele ortaklığımızı kadınların kurtuluş mücadelesinin önemli bir parçası haline getireceğimizi ilan ediyoruz.
Kadınların özgürleşme mücadelesinde politik-askeri bir örgütlenme olarak ele aldığımız KBDH erkek egemenliğine karşı bir başkaldırı anlamını taşımakta ve bizlere dayatılan geleneksel rolleri bozarak, erkek egemenliği zulmune karşı silah elde savaşmak için önemli bir mevzi olmaktadır.
Kadınlar olarak ortak fikir yürütmek, bilinçlenmek, politika yapmak, ortak askeri eylemler gerçekleştirmek için kurulan KBDH, kadınların dayanışmasını ve birliğini geliştirmesi bakımından önemli bir adımdır.
KBDH’de yer almamız kadınların özgürleşme ve özgürleştirme hamlesidir. Bu hamleyi büyütmek, geliştirmek ve zafere taşımak için başta partimize bağlı tüm kadın güçlerimiz aynı zamanda KBDH’nin doğal üyesidir. Başta sempatizanlarımız olmak üzere tüm kadınları KBDH’de aktif olarak yer almaya, erkek egemen sistemden tam kopuşu sağlayarak KBDH’yi büyütmeye çağırıyoruz.
Şehirlerde ve kırlarda yaşamın her alanında kadınlarla omuz omuza sıralanarak, patriarkaya karşı mücadeleyi daha da yükseltelim!
Meral’den Beşler’e, Barbara’dan Aliboğazı şehitlerine… Yaşasın kadınların özgürlük ve kurtuluş mücadelesi!
Yaşasın partimiz TKP/ML! Yaşasın Kadınların Birleşik Devrim Hareketi!
Vardık, varız, var olacağız!
TKP/ML Kadın Komitesi
Temmuz 2018
No comments:
Post a Comment