MKP; ”46. Mücadele Yıldönümünde Partimizi Selamlıyoruz!”
paylaşıyoruz
HABER MERKEZİ (21.04.2018) Elimize e-posta yoluyla ulaşan habere göre, MKP-MK kuruluşunun 46. yılını selamlayarak Partimizin MLM bilimsel ideoloji klavuzluğunda ağır şartlar altında omuzladığı uzun tarihsel mücadele sürecini, bu mücadelenin granit objeleri ve en anlamlı bedelleri olan ölümsüz kahramanlarını, bu kahramanların derin anlama boğduğu istikrarlı mücadele tarihini, bu zeminde olgunlaşan sistematik devrim ısrarı ve devrimci kararlılığını içeren bütün tarihsel yürüyüşünü Sosyalist Halk Savaşı coşkusuyla selamlıyoruz.” İfadelerine yer verdi. Açıklamayı haber değeri taşıdığından okuyucularımızla paylaşıyoruz.
MKP açıklaması şu şekilde; Partimiz, 24 Nisan 1972 yılında önderimiz Kaypakkaya yoldaş önderliğinde TKP(ML) ismiyle kuruldu. Enternasyonalist proletaryanın Türkiye-Kuzey Kürdistan kurmayı olarak kurulan partimiz, bu niteliğiyle Mustafa SUPHİ dönemi TKP’sinden 50 yıl sonra açılan yeni bir ufuk, çeşitli millet ve milliyetlerden halklarımız için büyük bir anlam ifade ediyordu.
Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kurulan Partimiz, ideolojik-siyasi-örgütsel-askeri çizgi sistematiği açısından Türkiye-Kuzey Kürdistan parçasında komünist partinin doğumu olarak anlamlı bir gelişmeydi. Partimizin kuruluşu ya da doğumu komünist mücadele bakımından anlamlı olduğu kadar, kurulduğu tarihsel şartlar ve özgün özellikler itibarıyla da birçok açıdan önemli bir tavırdır.
Partimizin doğumu büyük ideolojik mücadeleler içinde ve sonrasında yaşanan ağır örgütsel şartların hüküm sürdüğü, büyük örgütsel sancıların bağrında sınırlı kadroyla gerçekleşti. Bu doğum, “bir kıvılcım bütün bozkırı tutuşturabili” aforizmasının keskin bilincini taşıyan perspektifin berrak bir tarihsel adımıydı.
Partimizin doğumu büyük işçi direnişleri ve köylü hareketlerinin boyverdiği devrimci dalga ve durumun yükselen seyriyle birleşip gelişen öğrenci gençlik hareketinin büyük dinamizminde destek bulan toplumsal şartlarda gerçekleşti. Bu doğum, “bu çelik aldığı suyu unutmuyacak’’ bilge kararlılığın Komünist tavırla gerçekleştirdiği tarihsel çıkıştı.
Partimizin doğumu, çeşitli millet ve milliyetlerden Türkiye-Kuzey Kürdistan proletaryası ve halklarının kurtuluş ihtiyacı uğruna, bağımsızlık-halk demokrasisi-sosyalizm ve komünist toplum yürüyüşü perspektifiyle verilen siyasi iktidar mücadelesinin tarihsel bir meydan okuyuşu olarak gerçekleşti. Bu doğum, “biz Komünistler esasen kendi görüş ve fikirlerimizi saklama gereği duymayız” diyen cüretin burjuvaziyi yargılayan keskin sınıf tutumunu besleyen ihtilalci komünist belleğin yansımasıydı.
Nihayetinde partimizin doğumu, Maoizmin şafağı olarak dünya ölçeğinde devrimci dalgalanmaya yol açan Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin coğrafyamız sınıf hareketi ve örgütlü devrimci ideolojik-siyasi nüfuzunun ürünü olarak gerçekleşti. Bu doğum, “Proleter Kültür Devrimi’nin ürünüyüz’’ kavrayışıyla MLM bilimsel ideolojinin evrensel niteliğini kuşanan enternasyonalist heyacan ve komünist olgunun siyasi yankısıydı…
Partimiz kuruluşundan itibaren bağrında taşıdığı komünist dinamiklerle coğrafyamız sınıflar mücadelesinde proletarya ve geniş halk kitleleri cephesinde tereddüt tanımayan bir siyasi savaş partisi olarak, silahlı mücadele kulvarında konumlandı. Reformist-revizyonist akımla arasına kalın çizgiler çekerek Halk Savaşı pratiği içinde kurulan partimiz, Sosyalist Halk Savaşı pratiğiyle ilerleyen kararlı tarihsel yürüyüşünü aynı rotada sürdürmektedir. “Parti silahlı mücadele içinde inşa edilecek” komutuyla biçimlendirdi Komünist mücadele serüvenini. Acımasız mücadele koşulları ve amansız kavgalar içinde pişerek sağlamlaştı, bu amansızlıklar içinde ödediği ağır bedeller pahasına koruduğu devrim ısrarı ve iddiasıyla önemli bir saygınlık hak ederek kazandı.
Kurucu önderi Kaypakkaya başta olmak üzere, toplam beş genel sekreteri, onlarca önder kadrosu, yüzlerce üye ve savaşçısını yitiren Partimiz, bu ağır ve uzun mücadele tarihini MLM bilimi ışığında derinleşen büyük halk sevgisi, proletarya önderliğinde yoksul dünyanın kurtuluş davasına bağlılık zemininde dünden bugüne taşımıştır.
Partimiz en ağır şartlara karşın devrim ısrarında zerrece tereddüt yaşamamakta, silahlı mücadeleden ödün vermeyerek, zor ilkesine dayalı devrim savaşımını sürdürmektedir. Düşmanın katliamcı azgın saldırılarına her alanda göğüs gererek Sosyalist Halk Savaşı perspektifiyle ilerlemektedir.
Düşmanın OHAL ve KHK’lar yönetimi, açık faşizm koşullarına paralel olarak sahip olduğu taktik üstünlük ve büyük teknolojik araç-gereç avantajıyla devreye soktuğu stratejik imha saldırılarına karşı Parti Sekretarya üyemiz Yılmaz KES (Şahin) yoldaş ve komutasındaki yoldaşlarımızın kahramanca çarpışıp ölümsüzleşmesi ve aynı tarih diliminde aynı savaş şartlarında ölümüne direnip teslim olmayarak ölümsüzleşen onu aşkın yoldaşımızın Komünist pratiği, partimizin devrim ısrarı ve kararlılığının ıspatı olmakla birlikte, tarihsel yürüyüşünün durdurulamaz nitelikte dinamik olduğunun da açık kanıtıdır.
Partimizin bilimsel sosyalizm teorisinden beslenen ideolojik-siyasi dinamizmi, Kaypakkaya yoldaşın komünist çizgisi zemininde gelişerek onu ilerleten Parti 1. Kongresiyle deklere ettiği devrim programı ve MKP seviyesiyle ortaya koyduğu ileri düzeyin yaratıcı temelidir. TKP(ML)’den MKP’ye ilerleme tarihinin dinamik bir motoru da ideolojik-teorik mücadele, eleştiri-özeleştiri ve kuşkusuz ki kendi hatalarını cüretle muhasebe etme tutumudur. Parti 1. Kongremizin bilimsel yönelim ve doğrultusunu takip eden Parti 3. Kongremiz ülke tahlili, devrim programı, devrimin niteliği ve stratejisi gibi tüm temel meselelerde yeni analiz ve tespitler temelinde köklü değişime giderek yeni bir programla ilerleme doğrultusunu devam ettirdi…
İçinden geçtiğimiz emperyalist dünya şartları, gerici savaş ve işgal saldırganlıklarıyla büyük insan kıyımlarına yol açan, insan, doğa ve tüm canlı yaşamı tahrip ederek felaketlerin eşiğine getiren bir tehditten ibarettir. Emperyalist dünya gericiliğinin parçası olan Erdoğan-AKP iktidarı sivil darbeci yönetim altında uyguladığı açık faşizmle ülke halkları ve mazlum ulus ve azınlıkların üstünde tam bir karabasanı andırmaktadır. Kendi hukuklarını da tanımayan emperyalist ve yerli gericiliklerin kanlı ellerine teslim edilmiş mevcut dünya kabul edilemez bir dünyadır. Partimiz, gerici sınıfların siyasi egemenliği ve kanlı esareti altında yok olmaya sürüklenen küresel yaşam ve insanlığı büyük özgürlükler dünyasına taşımak için emperyalist egemenlik ve onun bütün türevlerine karşı mücadeleyi olmazsa olmaz sayar. Bugün tekçi-tek adam Erdoğan sultası açık faşizminin azgın baskı, saldırı ve katliamlarına karşı Sosyalist Halk Savaşı Stratejisi temelinde konumlanan partimizin tüm savaşımı, özgürlükler dünyasına yönelen bu tarihsel mücadelenin bir parçası ve aşamasıdır.
Partimizin MLM bilimsel ideoloji klavuzluğunda ağır şartlar altında omuzladığı uzun tarihsel mücadele sürecini, bu mücadelenin granit objeleri ve en anlamlı bedelleri olan ölümsüz kahramanlarını, bu kahramanların derin anlama boğduğu istikrarlı mücadele tarihini, bu zeminde olgunlaşan sistematik devrim ısrarı ve devrimci kararlılığını içeren bütün tarihsel yürüyüşünü Sosyalist Halk Savaşı coşkusuyla selamlıyoruz.
Ermeni soykırımının başlangıcı olarak kabul edilen 240 Ermeni liderin tutuklanarak sürülmesinin tarihi olan, dolayısıyla sokırımın başlangıcı olan 24 Nisan 1915 tarihi vesilesiyle Ermeni Soykırımını bir kez daha kınarken, Ermeni ulusunun acılarını paylaşıyor, emperyalist ve bilumum gericiliklerin soykırımcı katliamlarına, işgal ve işgalci saldırganlıklarına karşı mücadele görevine işaret ediyoruz.
Şan Olsun 24 Nisan ‘72 Manifestosuna!
Şan Olsun Partimiz MKP’ye!
Şan Olsun Kurucu Önderimiz Kaypakkaya Yoldaşa!
Şan Olsun Mücadele Tarihimizin Ölümsüz Neferlerine!
Şan Olsun TKP(ML)’den MKP’ye Uzanan İlerleyişimize!
MAOİST KOMÜNİST PARTİSİ
MERKEZ KOMİTESİ SİYASİ BÜROSU
NİSAN 2018
No comments:
Post a Comment