MKP; AMED Katliamının Sorumlusu Erdoğan ve AKP İktidarıdır!
Maoist
Komünist Partisi (MKP) AMED Katliamı vesilesiyle “AMED Katliamının
Sorumlusu Erdoğan ve AKP İktidarıdır!” başlığıyla bir açıklama yayınladı
Haber Merkezi (08-06-2015) Dünya ve Türkiye- Kuzey Kürdistan İşçi Sınıf ı ve Tüm Ezilen Emekçilere!
Gerici faşist hakim sınıfların kanla beslendiği tarihsel bir doğrudur. Sofralarında taze kan eksik olmaz, ellerinde kan kurumaz onların. Onlar kan dökmeden gerici iktidarlarını var edip sürdüremezler. İktidarlarına yönelen her tehdidin kan ve katliamla bastırılmasını reva görür onlar. Yalnızca iktidarlarına yönelen tehdit değil, meşru her demokratik, ekonomik ve akademik mücadele de faşist gericiliğin gazabına maruz kalır. Gerçekleştirdikleri sistemli katliamlar onların kanla beslenen suç seceresi ve faşist karakterini belgeler. Dünü bugünüyle bütün gerici hakim sınıf iktidarları aynı sınıf zemininde halklara karşı en barbar ve vahşi katliamlar gerçekleştirerek var olageldiler. Faşist sınıf iktidarlarının bir yüzü kan ve katliam, öteki yüzü komplo ve entrikadır. Tüm gerçeklikleri sınıf iktidarlarının bekasını korumaya dayalı halk düşmanlığıdır. Erdoğan ve AKP iktidarı bu faşist halk düşmanı sınıf iktidarlarının bugünkü temsilidir.
İşte gerici faşist hakim sınıfların sistemli katliamlar ve kanla beslendiğini resmeden katliamlarından birkaç örnek;
Onlarca Kürt isyanı kan-katliamla bastırıldı, 33’ler katliamı defalarca yaşatıldı, Sakine Cansız’ların katliamı, Aleviler yaşadıkları illerde defalarca katliamlardan geçirildi, ana karnında bebeleri süngülendi, doğmuş çocukları ağaçlara çivilendi, Ermeniler soykırıma tabi tutuldu tehçir edilerek zenginlikleri gasp edildi, gayri Müslim tüm azınlıklar katliamlardan geçirilip arta kalanları sürüldü ve zenginlikleri gasp edildi, Mustafa SUPHİ’ler komployla Karadeniz`e gömülerek katledildi, `77 1 Mayısı ve devamındaki demokratik mücadelelerde yapılan katliamlar, Dersim ve Kuzey Kürdistan’ın diğer illerinde yakılıp yıkılarak boşaltılan köyler ve yapılan katliamlar, 17’ler katliamı, Ölüm Oruçları ve Hapishaneler katliamları, 1001 operasyon, göz altılarda infaz ve ‘’kayıplar’’, ‘’faili meçhuller’’ sokak infazları, asit kuyuları, toplu mezarlar, Gazi ve Ümraniye katliamları, Soma madenlerindeki toplu işçi katliamı ve diğer işçi katliamları, Madımak katliamı, Roboski katliamı, Gezi-Haziran ayaklanması katliamı, Munzurlarda ve Kürdistan dağlarında gerilla katliamları ve şimdi de AMED HDP mitinginde gerçekleştirilen faşist katliam… Berkin ve diğer Kürt çocuklarının katliamı, Van’ın Kürt köylüsü Muhammet bebeğin çuvala koyularak babasının sırtına verilen cesedinin görüntülerinin ortaya serdiği gerçek ve hiçbir katliam ve insanlık suçu unutulmadı, unutulmayacak.
AMED HDP mitinginde yapılan katliam bu zincirin yalnızca günümüzdeki bir halkasıdır. Ne ilki ne de sonuncusudur. Canice ve vahşicedir ama aynı katliam ağacının bir koludur. Dolayısıyla gerici faşist sınıf iktidarları devrimci sınıf savaşımıyla yıkılıp tasfiye edilmeden bu katliamlar bitirilemez.
AMED katliamı Kürt ulusu ve iradesini hedef olan faşist bir saldırı, Kürt ulusuna dönük hunharca yapılmış ırkçı-faşist bir katliamdır. HDP şahsında susturulmak, sindirilmek ve teslim alınmak istenen Kürt ulusudur.
AMED mitinginde yapılan Katliam ve öncesinden HDP’ye dönük yapılan tüm saldırılar somut olarak HDP’nin korku ikliminin baskısı altına alınarak seçimde başarısız kılınıp barajın altında bırakılması ve dolayısıyla seçimin başkanlık sistemi için mutlak kazanılması emeline dönüktür.
AKP ve Erdoğan timsah gözyaşı numaraları yapsa da, sorumlularını bulup çıkaracağız dese de, bu koca bir yalan ve zevahiri kurtarmaya dönük ikiyüzlü hamleleri geçmez. Onlar asla gerçek sorumluları açığa çıkaramaz, çıkarmaz. Çünkü gerçek sorumlu kendilerinden başkası değildir. Günlerce HDP’yi hedef göstererek saldırı ve katliamları teşvik edenler katliamın sorumlularını açığa çıkarma söylemleriyle kendilerini aklayamaz. Seçimi hedefleri açısından kaybedeceğini gören AKP/Erdoğan, seçimi erteleyip zaman kazanmak için bu katliam ve saldırıları kışkırtarak yönlendirdiler.
Ancak faşist katliamlar hiçbir gerici gücün yenilgisini engellemeye yetmemiştir, yetmeyecektir. Bugün değilse de, yarın mutlaka devrimci halkların zoruyla tarih sahnesinden silinip gideceklerdir. AKP iktidarı da silinip gitmekten kurtulamayacaktır. Seçimde yenilgi almaktan kurtulamamış, HDP’nin başarısı engellenememiştir.
Proleter sınıf tavrıyla her türden gerici faşist katliamı, somutta AMED katliamını lanetliyor, bu katliamlara karşı HDP şahsında Kürt ulusunun yanında olduğumuzu beyan ediyoruz.
180 Nolu Açıklama
Maoist Komünist Partisi
Merkez Komitesi- Enfermasyon Büro
8 Haziran 2015
Haber Merkezi (08-06-2015) Dünya ve Türkiye- Kuzey Kürdistan İşçi Sınıf ı ve Tüm Ezilen Emekçilere!
Gerici faşist hakim sınıfların kanla beslendiği tarihsel bir doğrudur. Sofralarında taze kan eksik olmaz, ellerinde kan kurumaz onların. Onlar kan dökmeden gerici iktidarlarını var edip sürdüremezler. İktidarlarına yönelen her tehdidin kan ve katliamla bastırılmasını reva görür onlar. Yalnızca iktidarlarına yönelen tehdit değil, meşru her demokratik, ekonomik ve akademik mücadele de faşist gericiliğin gazabına maruz kalır. Gerçekleştirdikleri sistemli katliamlar onların kanla beslenen suç seceresi ve faşist karakterini belgeler. Dünü bugünüyle bütün gerici hakim sınıf iktidarları aynı sınıf zemininde halklara karşı en barbar ve vahşi katliamlar gerçekleştirerek var olageldiler. Faşist sınıf iktidarlarının bir yüzü kan ve katliam, öteki yüzü komplo ve entrikadır. Tüm gerçeklikleri sınıf iktidarlarının bekasını korumaya dayalı halk düşmanlığıdır. Erdoğan ve AKP iktidarı bu faşist halk düşmanı sınıf iktidarlarının bugünkü temsilidir.
İşte gerici faşist hakim sınıfların sistemli katliamlar ve kanla beslendiğini resmeden katliamlarından birkaç örnek;
Onlarca Kürt isyanı kan-katliamla bastırıldı, 33’ler katliamı defalarca yaşatıldı, Sakine Cansız’ların katliamı, Aleviler yaşadıkları illerde defalarca katliamlardan geçirildi, ana karnında bebeleri süngülendi, doğmuş çocukları ağaçlara çivilendi, Ermeniler soykırıma tabi tutuldu tehçir edilerek zenginlikleri gasp edildi, gayri Müslim tüm azınlıklar katliamlardan geçirilip arta kalanları sürüldü ve zenginlikleri gasp edildi, Mustafa SUPHİ’ler komployla Karadeniz`e gömülerek katledildi, `77 1 Mayısı ve devamındaki demokratik mücadelelerde yapılan katliamlar, Dersim ve Kuzey Kürdistan’ın diğer illerinde yakılıp yıkılarak boşaltılan köyler ve yapılan katliamlar, 17’ler katliamı, Ölüm Oruçları ve Hapishaneler katliamları, 1001 operasyon, göz altılarda infaz ve ‘’kayıplar’’, ‘’faili meçhuller’’ sokak infazları, asit kuyuları, toplu mezarlar, Gazi ve Ümraniye katliamları, Soma madenlerindeki toplu işçi katliamı ve diğer işçi katliamları, Madımak katliamı, Roboski katliamı, Gezi-Haziran ayaklanması katliamı, Munzurlarda ve Kürdistan dağlarında gerilla katliamları ve şimdi de AMED HDP mitinginde gerçekleştirilen faşist katliam… Berkin ve diğer Kürt çocuklarının katliamı, Van’ın Kürt köylüsü Muhammet bebeğin çuvala koyularak babasının sırtına verilen cesedinin görüntülerinin ortaya serdiği gerçek ve hiçbir katliam ve insanlık suçu unutulmadı, unutulmayacak.
AMED HDP mitinginde yapılan katliam bu zincirin yalnızca günümüzdeki bir halkasıdır. Ne ilki ne de sonuncusudur. Canice ve vahşicedir ama aynı katliam ağacının bir koludur. Dolayısıyla gerici faşist sınıf iktidarları devrimci sınıf savaşımıyla yıkılıp tasfiye edilmeden bu katliamlar bitirilemez.
AMED katliamı Kürt ulusu ve iradesini hedef olan faşist bir saldırı, Kürt ulusuna dönük hunharca yapılmış ırkçı-faşist bir katliamdır. HDP şahsında susturulmak, sindirilmek ve teslim alınmak istenen Kürt ulusudur.
AMED mitinginde yapılan Katliam ve öncesinden HDP’ye dönük yapılan tüm saldırılar somut olarak HDP’nin korku ikliminin baskısı altına alınarak seçimde başarısız kılınıp barajın altında bırakılması ve dolayısıyla seçimin başkanlık sistemi için mutlak kazanılması emeline dönüktür.
AKP ve Erdoğan timsah gözyaşı numaraları yapsa da, sorumlularını bulup çıkaracağız dese de, bu koca bir yalan ve zevahiri kurtarmaya dönük ikiyüzlü hamleleri geçmez. Onlar asla gerçek sorumluları açığa çıkaramaz, çıkarmaz. Çünkü gerçek sorumlu kendilerinden başkası değildir. Günlerce HDP’yi hedef göstererek saldırı ve katliamları teşvik edenler katliamın sorumlularını açığa çıkarma söylemleriyle kendilerini aklayamaz. Seçimi hedefleri açısından kaybedeceğini gören AKP/Erdoğan, seçimi erteleyip zaman kazanmak için bu katliam ve saldırıları kışkırtarak yönlendirdiler.
Ancak faşist katliamlar hiçbir gerici gücün yenilgisini engellemeye yetmemiştir, yetmeyecektir. Bugün değilse de, yarın mutlaka devrimci halkların zoruyla tarih sahnesinden silinip gideceklerdir. AKP iktidarı da silinip gitmekten kurtulamayacaktır. Seçimde yenilgi almaktan kurtulamamış, HDP’nin başarısı engellenememiştir.
Proleter sınıf tavrıyla her türden gerici faşist katliamı, somutta AMED katliamını lanetliyor, bu katliamlara karşı HDP şahsında Kürt ulusunun yanında olduğumuzu beyan ediyoruz.
180 Nolu Açıklama
Maoist Komünist Partisi
Merkez Komitesi- Enfermasyon Büro
8 Haziran 2015
No comments:
Post a Comment