Avusturya’lı Maoistler’den Kaypakkaya anma gecesine videolu mesaj
(Maoist) Komünist Parti kuruluşu için komiteler, Avusturya tarafından elimize ulaşan Video mesaj şu şekildedir;
Yaşasın Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın kızıl güzergahı!
Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın 70.doğum yılı ve katledilişinin 46.yılında gerçekleşen Anma etkinliğine kızıl, enternasyonalist selamlarımızı iletiyoruz!
Nazi Almanyası`nın nihai yenilgisi olan 1945 yılı 8/9 Mayıs`a atfen yapılan Kızıl Ordu kahramanları anıtında çekimini gerçekleştirdiğimiz Video´yu İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergaha atfediyoruz.
Video`da gördüğünüz Anıt Uluslararası Komünist Hareketin gücünün ve bu hareketin büyük önderi Josef W.Stalin`i sembolize etmektedir.
Geçtiğimiz günlerde uluslararası proleteryanın mücadele günü 1 Mayıs`ı, Partizan`dan yoldaşlarımızla omuz omuza başarıyla sonlandırdık.
Bu yürüyüşümüzle Maoizm altında cisimleşen birliği yansıtmış olduk. Bu birlik ortak eylemde kendi ruhunu mutlaka yansıtacaktır. Bugün ise büyük Komünist önder İbrahim Kaypakkaya`yı bir kez daha yükseklerde tutmak istiyoruz! İbrahim Kaypakkaya proleter dünya devrimi dalgasının fırtınalı yıllarında cisimleşmiştir. Bu dalga Başkan Mao Zedung`un fitilini ateşlediği ve önderliğini yaptığı Büyük Proleter Kültür Devriminin dalgasıydı. İbrahim Kaypakkaya bu fırtınanın tam ortasında onun kahraman bir neferi olmuştur. İbrahim Kaypakkaya Başkan Mao`nun en iyi ve ileri bir öğrencisi ve Türkiye ve Türkiye Kürdistanı proleteryasının ve ezilen halk kitlelerinin öğretmeniydi. İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergah günümüze kadar Yeni Demokratik Devrim yolunda Halk Savaşının yolunu aydınlatmaya devam ediyor. Revizyonizme ve oportonizme karşı ise buz kıran görevi görüyor. O, bizlere kendi gücünde, kendi şeklinde savaşmayı öğretmeye devam ediyor.
Sloganlar;
San olsun Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergaha!
Sağ tasfiyeciliğe karşı mücadelede ileri!
İbrahim Kaypakkaya şanlı TKP/ML`nin kurucusu ve kuramcısıdır. Kendiliğindenciliğin ve pasifizmin tam ortasında komünist partisinin bir savaş aracı olarak zorunluğunu savundu. Çetin ve zor bir mücadele içerisinde, sağlam bir sınıf duruşuyla sağ çizgiyi yendi. O eskiyi yıktı ve yeniyi, TKP/ML`yi bir savaş aygıtı olarak çeliğe suyunu vererek oluşturdu. Sınıf mücadelesinin zorunluluğu olarak üzerine düşeni yaptı, ezilenler ve sömürülenlerin acil şekilde gereksinimini duyduğu Partiyi inşa etti. Bu Parti`nin yerine başka bir aracı ikame ettirmeye çalışmak, yada onu tasfiye etmeye girişmek, İbrahim Kaypakkaya`nın yolunu ve Maoizm`i terk etmek demektir. Halk Savaşı ancak ve ancak Komünist Partisinin önderliğinde zafere ulaşabilir. Sapmadan, düşmanın misyonuna dair yanlış eğilimler içerisinde olmadan ve devrimin stratejik hedefinden sapmaya olanak vermeden bu mümkün olacaktır. Eğer İbrahim Kaypakkaya`nın çizgisine sıkı sıkıya sarılırsak Halk Savaşının tasfiyesi mümkün olmayacaktır. Halk Savaşı Türkiye ve Türkiye Kürdistanı`nda artık silinemeyecek bir gerçekliktir. Türkiye, Hindistan, Filipinler ve Peru`da sürdürülen Halk Savaşları Proleter Dünya Devriminin stratejik çehresini oluşturmaktadır. Proleter Dünya Devriminin omurgası işlevini görmektedirler. Aydınlık bir deneyim ve örnek olarak bizim ülkelerimizde de gerçek Komünist Partisini yeniden inşa etmeyi ve Halk Savaşını başlatmanın öncü yolu olarak karşımızda durmaktadırlar. Bizlere sağlam ve şaşmaz bir şekilde kendi gücüne güvenin esas olduğunu göstermektedirler.
Sloganlar;
Şan Olsun TKP/ML‘ye! Yaşasın TIKKO! Yaşaın Halk Savaşı!
Yoldaşlar,
Gerçek birlik ancak mücadele ile mümkündür. Bu aynı zamanda proletarya enternasyonalizmi’nin bir ilkesidir. TKP/ML`nin sağ tasfiyeciliğe karşı sürdürdüğü ve önderliğini yaptığı kararlı mücadeleyi selamlıyoruz! Bu mücadele kızıl çizginin kara çizgiye karşı gerçek ve açık bir mücadele olmadan kazanamayacağını göstermektedir. İşte tamda bu yolda İbrahim Kaypakkaya`nın partisine dönük gerçekleşen bu saldırı geri püskürtülmüştür. Bu tüm Dünya Komünistleri ve Devrimcileri için bir örnek teşkil etmektedir. Proletaryanin büyük öğretmeni Lenin`i düşünelim; bundan 100 yıl önce Komünist Enternasyonali inşa ederken sağ çizgiye karşı kızıl çizginin zafere ulaşmasını sağlamıştı. Bu sadece kararlı bir mücadele ile mümkün oldu ve proletarya ile ezilen halklara dünya partisini armağan etti. Bu deneyim Proleter Dünya Devrimi mücadelesinde bizler için bugün birer yol göstericidir.
Yaşasın Proleter Dünya Devrimi!
Maoizm Bayrağı Altında Birleşin!
(Maoist) Komünist Parti kuruluşu için komiteler, Avusturya
Yaşasın Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın kızıl güzergahı!
Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın 70.doğum yılı ve katledilişinin 46.yılında gerçekleşen Anma etkinliğine kızıl, enternasyonalist selamlarımızı iletiyoruz!
Nazi Almanyası`nın nihai yenilgisi olan 1945 yılı 8/9 Mayıs`a atfen yapılan Kızıl Ordu kahramanları anıtında çekimini gerçekleştirdiğimiz Video´yu İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergaha atfediyoruz.
Video`da gördüğünüz Anıt Uluslararası Komünist Hareketin gücünün ve bu hareketin büyük önderi Josef W.Stalin`i sembolize etmektedir.
Geçtiğimiz günlerde uluslararası proleteryanın mücadele günü 1 Mayıs`ı, Partizan`dan yoldaşlarımızla omuz omuza başarıyla sonlandırdık.
Bu yürüyüşümüzle Maoizm altında cisimleşen birliği yansıtmış olduk. Bu birlik ortak eylemde kendi ruhunu mutlaka yansıtacaktır. Bugün ise büyük Komünist önder İbrahim Kaypakkaya`yı bir kez daha yükseklerde tutmak istiyoruz! İbrahim Kaypakkaya proleter dünya devrimi dalgasının fırtınalı yıllarında cisimleşmiştir. Bu dalga Başkan Mao Zedung`un fitilini ateşlediği ve önderliğini yaptığı Büyük Proleter Kültür Devriminin dalgasıydı. İbrahim Kaypakkaya bu fırtınanın tam ortasında onun kahraman bir neferi olmuştur. İbrahim Kaypakkaya Başkan Mao`nun en iyi ve ileri bir öğrencisi ve Türkiye ve Türkiye Kürdistanı proleteryasının ve ezilen halk kitlelerinin öğretmeniydi. İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergah günümüze kadar Yeni Demokratik Devrim yolunda Halk Savaşının yolunu aydınlatmaya devam ediyor. Revizyonizme ve oportonizme karşı ise buz kıran görevi görüyor. O, bizlere kendi gücünde, kendi şeklinde savaşmayı öğretmeye devam ediyor.
Sloganlar;
San olsun Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya`nın çizdiği kızıl güzergaha!
Sağ tasfiyeciliğe karşı mücadelede ileri!
İbrahim Kaypakkaya şanlı TKP/ML`nin kurucusu ve kuramcısıdır. Kendiliğindenciliğin ve pasifizmin tam ortasında komünist partisinin bir savaş aracı olarak zorunluğunu savundu. Çetin ve zor bir mücadele içerisinde, sağlam bir sınıf duruşuyla sağ çizgiyi yendi. O eskiyi yıktı ve yeniyi, TKP/ML`yi bir savaş aygıtı olarak çeliğe suyunu vererek oluşturdu. Sınıf mücadelesinin zorunluluğu olarak üzerine düşeni yaptı, ezilenler ve sömürülenlerin acil şekilde gereksinimini duyduğu Partiyi inşa etti. Bu Parti`nin yerine başka bir aracı ikame ettirmeye çalışmak, yada onu tasfiye etmeye girişmek, İbrahim Kaypakkaya`nın yolunu ve Maoizm`i terk etmek demektir. Halk Savaşı ancak ve ancak Komünist Partisinin önderliğinde zafere ulaşabilir. Sapmadan, düşmanın misyonuna dair yanlış eğilimler içerisinde olmadan ve devrimin stratejik hedefinden sapmaya olanak vermeden bu mümkün olacaktır. Eğer İbrahim Kaypakkaya`nın çizgisine sıkı sıkıya sarılırsak Halk Savaşının tasfiyesi mümkün olmayacaktır. Halk Savaşı Türkiye ve Türkiye Kürdistanı`nda artık silinemeyecek bir gerçekliktir. Türkiye, Hindistan, Filipinler ve Peru`da sürdürülen Halk Savaşları Proleter Dünya Devriminin stratejik çehresini oluşturmaktadır. Proleter Dünya Devriminin omurgası işlevini görmektedirler. Aydınlık bir deneyim ve örnek olarak bizim ülkelerimizde de gerçek Komünist Partisini yeniden inşa etmeyi ve Halk Savaşını başlatmanın öncü yolu olarak karşımızda durmaktadırlar. Bizlere sağlam ve şaşmaz bir şekilde kendi gücüne güvenin esas olduğunu göstermektedirler.
Sloganlar;
Şan Olsun TKP/ML‘ye! Yaşasın TIKKO! Yaşaın Halk Savaşı!
Yoldaşlar,
Gerçek birlik ancak mücadele ile mümkündür. Bu aynı zamanda proletarya enternasyonalizmi’nin bir ilkesidir. TKP/ML`nin sağ tasfiyeciliğe karşı sürdürdüğü ve önderliğini yaptığı kararlı mücadeleyi selamlıyoruz! Bu mücadele kızıl çizginin kara çizgiye karşı gerçek ve açık bir mücadele olmadan kazanamayacağını göstermektedir. İşte tamda bu yolda İbrahim Kaypakkaya`nın partisine dönük gerçekleşen bu saldırı geri püskürtülmüştür. Bu tüm Dünya Komünistleri ve Devrimcileri için bir örnek teşkil etmektedir. Proletaryanin büyük öğretmeni Lenin`i düşünelim; bundan 100 yıl önce Komünist Enternasyonali inşa ederken sağ çizgiye karşı kızıl çizginin zafere ulaşmasını sağlamıştı. Bu sadece kararlı bir mücadele ile mümkün oldu ve proletarya ile ezilen halklara dünya partisini armağan etti. Bu deneyim Proleter Dünya Devrimi mücadelesinde bizler için bugün birer yol göstericidir.
Yaşasın Proleter Dünya Devrimi!
Maoizm Bayrağı Altında Birleşin!
(Maoist) Komünist Parti kuruluşu için komiteler, Avusturya
No comments:
Post a Comment